KOZLUÖREN  

   Soma´dan yönünü döndüğün zaman kuzeye
    Sivri Dağı´yın dumanıda güzel KOZLUÖREN
    Dereyol´da vardınmıydı Egrege
    Orda dinlenmeside güzel KOZLUÖREN

    Giderken yavaş yavaş serin çınar gölgesinde
    Gökburun´dan, Geçikaya´sından, Değirmene
    Göründüğün zaman tüm heybetinle
    Selamlarsın misafirlerini güzel KOZLUÖREN

    Çayır´dan geçilir Gocabağa
    Kışla, Temreli, Garasana
    Hele Sivri çatından bakınca sana
    Heybetinde güzel KOZLUÖREN

    Gürlek´den öte işte Örenburnu
    Goca yoldan Peldörene vardınmı
    Tozlugedik´i, Irahat´ı,Yaylayurdu
    Yören´de çevrende güzel KOZLUÖREN

    Haydin dostlar Çamlıyurdu,Yazlığı gezelim
    Tahtacıdır, Alevidir senin ezelin
    Evvel evlerde tutulurdu Cem´lerin.
    Yolunda, erkanında güzel KOZLUÖREN

    Peldören´den Sivri´ye bakınca
    Yellibel´den Yayla´ya çıkınca
    Goca tarladan Yeni Dede´ye varınca
    Ululara niyazında güzel KOZLUÖREN

    Bir yanın Suçıkdığı, bir yanın Kırmızı Dere
    Çatal´dan, Acöldüren´den gidilir Hıdırellez´e
    Semahlar tutulur Çakmak´ta kızca erkekce
    Adetinde göreneğinde güzel KOZLUÖREN
 
    Doruğun içinde oturan ihtiyarlar
    Çoğu şimdi mezarda yatar
    Sivri Şifa´ya bakar
    Köyler içinde teksin KOZLUÖREN

    Hasan Gül seni anlatmaya çalıştı
    Gurbet elde senin hasretliğine alıştı
    Daha yazacaktı ama kafası karışdı
    Bu mısralardan daha fazlasın sen güzel KOZLUÖREN

    Hasan Gül

  
 26.12.2006

 


Köyümüzün kokusu

 

Seslendikçe rüzgâr Sivri`nin başından

çağlayan  yapraklar,

göze görünen Sivri çayları

kapatmış üstünü yaprak sürüsü

 

Elinde değneğiyle bir çoban

bir koyun sürüsü,

karıştırırlar yaprakları

kavak ağaçları altında

 

Köyün meydanında kadınlar

dibek taşında keşkek döverler

gölgede oturan ihtiyarlar

ortalıkta koşuşan çocuklar

 

Madene giden bütün yollar,

yollarda zeytin toplayan insanlar

uzaklara bakıp dalarlar

 

Esdikçe rüzgâr

yayladan gelen yaprak sürüsü

burnumuza gelen sadece

köyümüzün kokusu

                  

Kozluören Gençlerbirligi  -Mart 2000-

 


 

 

 

 

YAZILAR  / ÇALIŞMALAR

 

The Kozluören Village [Burcu Kara]


Anadolu Kültür Mozaiği ve Türk Halk Dansları [Mustafa YILMAZ]


Anadolu´nun Türkleşmesi ve Türkmenlerin etkisi  [Mustafa Yılmaz]

 

 

 

 

 

 

 

 

                           

 

 

SULTAN NEVRUZ

 

Gelin dostlar biraraya gelelim

Toplanalım elele verelim

Ev ev dolaşıp erzak derelim

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Erzakları aşçılara verelim

Onlara hizmetler görelim

Bu gün Sultan Nevruz diyelim

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Genç ihtiyar bir olunca

Topluca mezara varınca

Gelip geçenler anılınca

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Mezarda yatanlara dualar edelim

Mekanlarını temizleyip onaralım

Sevdiklerimizi birdaha hatırlayalım

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Bütün köylüm biraraya gelince

Hoş olur zeybekler, ağır havalar oynanınca

Siviş, mendil kapmaca, yağlık saklamaca

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Yemekler pişip hazır olunca

Yemek için sıraya girilince

Meydanlara sofralar serilince

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Etrafından doğar kırmızı deresi

Çok güzeldir unutulmaz geleneği töresi

Sultan Nevruzdur İlkbaharın müjdesi

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Nevruzda çocuklar çok sevimlidir

Genç kızlar Üçeteğe bürünür

Sanki hepside sevdiklerine görünür

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Gözler birbirine bakışınca

Kalplerdeki ateş tutuşunca

Sevenler birbirine kavuşunca

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Sağ olanlar nice Sultan Nevruzlar görür

Kırmayalım dostun kalbini, sevgiler söner

Sevelim birbirimizi yoksa düşmanlıklar görünür

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Dursun derki gönüller coştumu

Nevruz çiçekleri açışdımı

Guguk kuşları ötüştümü

O zaman güzel olur Sultan Nevruzumuz

 

Dursun Narlı

 


 Köyümün Destanı

 

Çift odalı bir evimiz

Tahtadan küçük idi penceremiz

Çömlektendi tenceremiz

Ne zevkliydi Köyde hayatımız

 

Mum bulamayıp çıra yaktık

Tenekeyi musluk yaptık

Kırık ayna bulup duvara taktık

Ne zevkliydi Köy hayatı

 

Bazen bulunmaz acı soğan

Üstümüzde yünden yorgan

Mama nedir bilmez yeni doğan

Ne zevkliydi köyde yaşam

 

Yol parası vergi nedir bilmez idik

Pencereye cam yerine gazete gerirdik

Yere yünden döşek serirdik

Ne zevkliydi köyde yaşam

 

Heybe ile yük taşırdık

Dağdan dağa yolları aşardık

Kamyon gördükmü çok şaşardık

Ne zevkliydi Köy hayatı

 

Çelik Çomak oyunu kururduk

Çoban, Koyun, Kurt olurduk

Asker gibi selam dururduk

Ne güzeldi köyde yasam

 

Dağa, bayıra gider iken

Koyun, kuzu güder iken

Hep ayağına batar diken

Ne zevklidir Köy hayatı

 

Çamdan idi bardağımız

Topraktandı çanağımız

Çamur dolu sokağımız

Ne zevkliydi Köy hayatı

 

Kahvehane yoktu Köyde

Toplanırdık her bir yerde

Odalarda veya evde

Ne zevkliydi Köyde yaşantı

 

Koyun, kuzu meleşirdi

Gölgelerde eğleşirdi

Akşamları birleşirdi

Ne güzeldi Köyde yaşam

 

Çam tenekede hamur kardık

Saç üstünde ekmek yaptık

Çörek için fırın yaktık

Ne zevkliydi Köy hayatı

 

Yol alırdık eşek ile

Çoğu bulamaz onu bile

Tartımızdı okka, kile

Ne zevkliydi Köy hayatı

 

Kamışlardan hasır ördük

Döne döne düven sürdük

Kağnı, kızak neler gördük

Ne güzeldi Köyde yaşam

 

Eşim çorap kazak örerdi

Ben ise kara saban ile çift sürerdim

Demir pulluk nedir daha sonra gördüm

Ne zevkliydi köyde hayatımız

 

Kekik nane toplar idik

Yeri geldi ne otlar yedik

Kış geldi Sivri Dağdan kar getirdik

Ne zevkliydi Köy hayatı

 

Ninem çıkrık ile iplik büker idi

Annem testi alır suya gider idi

Babam ise kazma ile kütük söker idi

Ne zevkliydi Köyde hayat

 

Yaş 20´yi derken bulur

Kız yuvasını erken kurur

Yağız yiğidim asker olur

Ne zevliydi Köy hayatı

 

İmeci ile yardım vardı

Düşmanlık yok, dostluk vardı

Sabır vardı, mertlik vardı

Ne zevkliydi Köyde hayat

 

Teyze, Hala bilki Ana

Amca, Dayı sanki bir Baba

Ellerini öperdik bayramda

Ne zevkliydi Köy hayatı

 

                M.Ali Poyraz –1995-